Wednesday, June 25, 2025
Google search engine
Homeana vatanAnavatan vatandaşa güven veriyor

Anavatan vatandaşa güven veriyor

Yanı başımızda patlayan bombalar ve karşılıklı atılan füzeler vatandaşları tedirgin ediyor. KIBRIS’a konuşan vatandaşlar, Türkiye’nin her koşulda Kıbrıs Türkü’ne destek olmasının önemine değindi.

Cemre CEMALİ

Ortadoğu’da süren çatışmalar ve özellikle İsrail-İran arasında yaşanan savaş, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de güvenlik eleştirilerine neden oldu. Ancak her zaman yanımızda olan anavatan Türkiye’nin varlığını hissetmek, vatandaşlara rahat bir nefes aldırıyor.

Vatandaşlar, bölgede bulunan İngiliz üslerinin hedef alınması ya da atılan füzelerin kazara adaya isabet etmesi ihtimaline karşı derin bir endişe duyuyor.

Öyle ki KIBRIS’a konuşan vatandaşlar,  “Birlik olmamız lazım. Türkün, Türk’ten başka dostu yoktur” diyerek, Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığının kendilerine güç verdiğini söyledi.

Vatandaş ne dedi?

Saffet Serper

“Bu işin zararının bize dokunması en büyük endişemizdir. Kendi aralarında “danışarak” yapılan bir durum söz konusudur. Bugüne kadar gelmesi, Osmanlı’nın son dönemlerinden itibaren Avrupa’nın emperyalist amaçlarına hizmet eden, bölgeyi parçalayıp oradaki nimetlerden faydalanmak isteyen sözde dünyanın güçlü devletlerinin, oradaki halkı kullanarak gerçekleştirdiği bir plandır. Tabi üzülerek söylemek gerekirse oradaki Arap halkı, yani Müslümanlar da kendilerini bu şekilde kullanmalarına izin vermiştir. Günlerdir devam eden bu çatışmanın hiçbir kazananı yoktur. Kim kazandı? Kazanan yok. Sadece bir yıkım var. Biz kendi ülkemizde güçlü olursak, bizi kimse yıkamaz. Savaşın her zaman bir amacı olması gerekir. Amaçsız bir savaş bir cinayettir. Ortadoğu’da yaşananlar göz göre göre bir insanlık suçudur, bir cinayettir. Dünyanın sözde medeni devletleri nasıl olur da buna seyirci kalabiliyor? Bizim burada birlik olmamız lazım. Kendimizi çok iyi korumamız gerekir. Atatürk’ün de dediği gibi, “Türkün, Türk’ten başka dostu yoktur.”

Sadettin Celalettinoğlu

“Küçük bir coğrafyada yaşıyoruz ve bu yaşadığımız yer, tarih boyunca birçok savaşa sahne olmuştur. Bu nedenle insanlar da tedirgin. Her ne kadar savaş bize uzak görünse de bu durumla ilgili bir huzursuzluk hakim. Umarım bu ateşkes uzun süreli olur ve Ortadoğu coğrafyasında kalıcı bir barışa doğru yol alınır. Çünkü bunun aksi ne Ortadoğu halkına, ki biz de buna dahiliz, ne Akdeniz ülkelerine, ne de tüm dünyaya bir fayda sağlar. Bu durum bir inatlaşma halini almıştır. Dolayısıyla büyük bir güç olarak gördüğümüz Amerika Birleşik Devletleri’nin bu inatlaşmayı bırakmasını ve İsrail ile birlikte Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararları çerçevesinde barışa yönelik önemli bir adım atmasını bekliyoruz. Aynı şekilde İran’ın da bu adıma olumlu bir yanıt vermesi gerekmektedir ki bölgedeki dengeler yerine otursun. Umuyoruz ki İran, uzun vadede, daha demokratik bir yapıya kavuşur. Çünkü mevcut rejim, ülkenin potansiyelini yansıtmamaktadır. Savaş nedeniyle İran’daki rejim zaten tartışılmaktadır. Ancak bu tartışmaların bir barış ortamında yapılması, ülkenin geleceği açısından daha sağlıklı olacaktır. İran’ın daha demokratik, daha çağdaş ve daha özgürlükçü bir yönetime kavuşması çok önemlidir. Orada 80 milyona yakın insan yaşamaktadır ve ülke, petrol ve doğalgaz gibi önemli gelir kaynaklarına sahiptir. Bu kaynakların silahlar için değil, halkın refahı için kullanılması, hem bölge, hem de özellikle Türkiye açısından son derece faydalı ve gereklidir. Temennimiz, daha uzun soluklu bir barışa doğru sağlam adımlar atılmasıdır.”

Raşit Sözalp

“Bu savaş bitecek. Recep Tayyip Erdoğan bunun hakkından gelecek. Bizim endişemiz, atılan füzelerden kaçamak bir şey olmasın da gelsin bize. Bir tane gelirse problem çıkar. Ama Türkiye Cumhurbaşkanımız bu işin hakkından gelecek. Güvenimiz sonsuzdur.”

Yakup Ulaş

“Temennimiz kendi ülkemizde de bir savaş olmamasıdır. Hiç öyle bir panik görmedim, olacağını da düşünmüyorum. Basından takip ettiğim kadarıyla savaşın yayılması endişesi de bence yok.”

Lisani Panel

“İsrail, Amerika’nın desteği ile yaptı bunu.. Ancak “öyle ortalık karışacak da dünya savaşa girecek” değil. Bu ahmaklık olur, öyle bir şey olmaz. İkisi de durdu. Ateşkes imzalanır ama buna mutabık kalmak İsrail’in elindedir, o isterse olur. Ancak, hedeflerine daha ulaşmadıysalar, yapacaklar yine. Kendi ülkemiz açısından bir endişe duymuyorum. Anavatanımız başucumuzda, cesaret edemezler. Bu nedenle ben de kıl kadar ürpermiyorum..”

Güngör Ergül

“Irak’ı alalım, Mısır’ı, Afganistan’ı, Libya’yı, Suriye’yi ele alalım.  Bu savaşları yapanlar emperyalist ülkelerin kendilerine, üzerine egemenlik kurduğu devletleri birbirine düşürmek ve onu sömürmektir. Emperyalist ülkeler arasında İsrail, Fransız, İngiltere olmak üzere bu üç devlet var. Suriye’yi, Gazze’yi yerle bir ettiler. Lübnan’a bombalar attılar. Kimsenin sesi çıkmadı. Katar da Amerika, İngiliz ve Fransızlar da destekliyor. İran’ı da vurdular.. Yani öbür gün,. Kıbrıs da gündemde. KKTC için bu çok tehlikeli bir durum.. İsrail, Filistin’deki bütün arsaları satın alarak “işgal ediyorsunuz” diyerek Filistin’e girdi. Şimdi de Kıbrıs üzerinde bu oyunlar oynanıyor. Kıbrıs’tan önce Türkiye’yi vuracaklar. Bu zaten belliydi..Endişe ediyorum. Gece gündüz bunu düşünüyorum. Yatamıyorum, korkuyorum. Geleceğin nesillerine güzel bir hayat bırakamadığımız için korkuyorum.  Sanmayın ki Kıbrıs’ta da burada güllük gülistanlık olacak. Mutlaka burayı da yerle bir edecekler ve alacaklar”

Yaşar Keleşzade

“İsrail daha önce de Suriye, Lübnan gibi komşu ülkelere saldırdı. Türkiye’ye bir şey yapamaz. Bu savaş Ortadoğu için çok tehlikeli. Bizim adamız da yakın noktada, ayrıca burada Amerika ve İngiliz üsleri var. Bu noktanın endişesi içindeyiz tabi ki.. Bu nedenle İsrail- İran savaşında ateşkes uygulanması iyi olur.  Biz de bunu temenni ediyoruz.”

İsmail Yumurtacıoğlu

“İsrail-İran savaşı, bölge için çok büyük bir sıkıntı. Bu durumun bir şekilde çözümlenmesi gerekiyor. Aksi takdirde tüm Ortadoğu, Türkiye ve biz dahil olmak üzere herkes bu tehlikenin altında kalacak. Üstelik bizim hiçbir hazırlığımız yok. Herhangi bir şey yaşandığında, mevcut sığınakların yerleri bile bilinmiyor. Bunların yeniden belirlenmesi ve halkla paylaşılması gerekiyor. Bizim de bu süreçte hazırlıklı olmamız şart. Ancak halkta genel bir huzursuzluk hâkim. Birçoğu ‘Bize gelmez, bize bir şey olmaz’ diye düşünüyor. Oysa güney komşumuzda her an her şey olabilir. Bu da otomatik olarak bizi de etkiler.”

RELATED ARTICLES

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

- Advertisment -
Google search engine

En Popüler

en_USEnglish