Ülkemizdeki iş kazalarında emekçiler can veriyor, önlemler yetersiz kalıyor. KIBRIS’ın Polis Genel Müdürlüğünden elde ettiği verilere göre; ölümlü iş kazalarındaki artış alarm veriyor
7 işçi hayatını kaybetti.. 2025 yılının ilk yarısı dolmadan iş kazalarında 7 işçi hayatını kaybetti 55 işçi de yaralandı. Bir önceki yıl olan 2024 yılında iş kazalarında 9 işçi yaşamını yitirmiş, 2023’te ise bu sayı yalnızca 2 olmuştu. Bu yıl yaralanma ile sonuçlanan 55 iş kazası da meydana geldi
“Önlem şart”…İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanları Birliği (İSG-BİR) Eski Başkanı Güvenç Yüksel, yaz aylarının iş kazalarının artmasına neden olabilecek bir dönem olacağına dikkat çekerek, gerekli önlemler alınmadığı takdirde ölümlü kazalarda daha da fazla artışın kaçınılmaz olabileceği uyarısında bulundu.
Cemre CEMALİ
Ülkemizde meydana gelen ölümlü iş kazaları endişe verici bir hal almaya başladı.
2025 yılının ilk yarısı bile henüz tamamlanmadan yaşları 24 ile 62 arasında değişen 7 emekçi işçi iş kazası sonucunda yaşamını yitirdi. Bu sayı 2024’te 9, 2023’te ise 2 olarak kayıtlara geçmişti.
Uzmanlar, ülkemizde artan yabancı iş gücüne dikkat çekerek, farklı dilleri konuşan veya anlayan insanların iletişim kurmasını engelleyen durum olarak bilinen “dil bariyerinin” ve eğitimsizliğin ciddi bir güvenlik zafiyeti oluşturduğu görüşünde.
Bazı yabancı uyruklu işçilerin kendi ana dillerinde dahi okuma-yazma bilmekleri gözlemleniyor.
KIBRIS’ın Polis Genel Müdürlüğünden elde ettiği verilere göre 2025 yılında şimdiye kadar ölümle sonuçlanan 7 iş kazası yaşandı. Yaralanma ile sonuçlanan 55 iş kazası olurken; 12 iş kazası ise hasarla sonuçlanan iş kazası olarak kayıtlara geçti.
Geçtiğimiz yıl olan 2024 yılında ise ülke genelinde toplam 158 iş kazası meydana gelirken bu kazaların 9’u ölümle sonuçlanmıştı. Yaralanma ile sonuçlanan 94 iş kazası olurken; 30’unda ise hasar meydana gelmişti.
2023 yılında ise 1 Ocak 2023- 15 Aralık 2023 tarihleri arasında meydana gelen 128 iş kazasında 2 işçi hayatını kaybederken, 126 işçi de iş kazası sonucunda yaralanmıştı.
KIBRIS’a konuşan İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanları Birliği (İSG-BİR) Eski Başkanı Güvenç Yüksel, “Verilere bakıldığında, iş sağlığı ve güvenliği kurallarının gerçek yaşamda yeterince uygulanmadığı açıkça görülüyor” diyerek gerekli önlemler alınmadığı takdirde ölümlü kazalarda artışların kaçınılmaz olabileceği uyarısında bulundu.

Yüksel: Yaz ayları riskli bir dönem
İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Güvenç Yüksel, ülkemizde meydana gelen iş kazaları ve bu kazalarda yaşanan ölümlere dikkat çekerek, “Verilere bakıldığında, şantiye ve genel çalışma hayatında iş sağlığı ve güvenliği kurallarının gerçek yaşamda yeterince uygulanmadığı açıkça görülüyor. Ne yazık ki yaşanan iş kazaları ve ölümler, güvenli bir çalışma ortamının çoğu zaman sağlanamadığını ortaya koyuyor.” dedi.
Yüksel, 2025’te şu ana kadar 7 ölümlü iş kazası yaşandığını ifade ederek yaz aylarının iş kazalarının artmasına neden olabilecek bir dönem olacağına dikkat çekti.
“Bu süreçte hem iklimsel hem de sektörel açıdan ciddi sıkıntılar ve yoğun çalışma temposu yaşanıyor” diyen
Yüksel, sıcak hava koşullarının dikkat dağınıklığına yol açarak kazalara zemin hazırlayabileceğine işaret etti.
Bu dönemde yaşanabilecek olumsuzlukların, iş sağlığı ve güvenliği açısından ciddi riskler barındırdığının altını çizerek gerekli önlemler alınmadığı takdirde ölümlü kazalarda artışların kaçınılmaz olabileceği uyarısında bulundu.
Yüksel, şantiye ve iş yerlerinde yaşanan kazalara dikkat çekerek, iş kazalarının büyük çoğunluğunun alınacak önlemlerle engellenebileceğini belirtti.
“Zincirin üç halkası var”
İş kazalarının yüzde 98’inin önlenebilir olduğuna dikkat çeken Yüksel, gerekli önlemler alındığında kazaların etkilerinin de en aza indirilebileceğini kaydetti.
Yüksel, bu noktada işveren, hükümet ve çalışan olmak üzere zincirin üç halkası olduğunu belirterek şöyle devam etti:
“İşverenler iş ortamlarının güvenliğini sağlamakla yükümlüdür. Tüm yetki ve sorumluluk ana işverene aittir. Eğitim, bilgilendirme ve gerekli düzenlemeler işveren tarafından sağlanmalıdır. Hükümet edenler ise denetim görevini etkin şekilde yerine getirip yaptırım gücünü sahaya yansıtmalıdır. Çalışanlar da verilen talimat ve eğitimlere eksiksiz uymalıdır.”
Yüksel, gerçek anlamda güvenli bir çalışma ortamının bu süreçlerin doğru işlemesiyle mümkün olacağını ifade ederek “Gerekli tedbirler alınsa, periyodik bakım ve onarımlar yapılsa, standartlara uyulsa birçok ölümlü kazanın yaşanmayacağını öngörebiliriz. Bu sayede büyük felaketler yerine daha küçük yaralanmalarla atlatılabilecek durumlar söz konusu olabilir.” dedi.
“Dil bariyeri var”
İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Güvenç Yüksel, ülkemizde artan yabancı iş gücüne dikkat çekerek, dil bariyerinin ve eğitimsizliğin ciddi bir güvenlik zafiyeti oluşturduğunu belirtti.
Yüksel, “Bugün sahada karşılaştığımız en büyük sorunlardan biri, yabancı işçilerin çoğunun dil bilmemesi. Hatta bazıları kendi ana dillerinde dahi okuma-yazma bilmiyor. Bu durumda talimatları nasıl anlayacaklar? Güvenlik kurallarını nasıl uygulayacaklar?. Bir dönem Çalışma Bakanlığı da bu konuya dair adımlar atmaya çalıştı..” ifadelerini kullandı.
Özellikle inşaat sektörü gibi riskli sektörlerde çalışan herkesin sertifikalı ve yetkin olması gerektiğinin altını çizen Yüksel, eğitimsiz, deneyimsiz ve mesleki yeterliliği olmayan kişilerin sahada bulunmasının iş kazası riskini ciddi oranda artırdığını vurguladı.
Ayrıca, işçilerin temel düzeyde bile olsa ortak bir dili konuşmasının önemine değinen Yüksel, “Ortak bir iletişim dili olmadan sahada iş güvenliğinden söz etmek mümkün değil,” dedi.
Yüksel, işçilerin sahaya çıkmadan önce mesleki yeterlilik belgesi, temel iş güvenliği eğitimi ve tehlikelerle başa çıkma becerileriyle donatılması gerektiğini söyleyerek “Çalışanların ülkeye gelirken hangi kriterleri taşıması gerektiği açıkça belirlenmeli. Bu konuda Çalışma Dairesi ve diğer paydaşların sorumluluk alması şart,” diye konuştu.
Bu sorunların giderilmesiyle ölümlü kazaların azaltılabileceğine dikkat çeken Yüksel, böylelikle düzenli ve güvenli bir çalışma ortamının oluşturulabileceğini anımsattı.
2025’teki ölümlü iş kazaları
55 yaşındaki Mustafa Kılınç, üzerine yaklaşık 2 metre yükseklikten demir profillere düştüğü için ağır yaralandı ve hastanede yaşamını yitirdi.
42 yaşındaki Halit Çeliksu elektrik akımına kapılarak hayatını kaybetti.
62 yaşındaki Tamer Zeden bakım yaptığı traktörün hareket etmesiyle, traktörün altında kalarak ezildi.
39 yaşındaki MD Ali Akbar “ehliyetsiz” olmasına rağmen kullandığı kamyonun kayaya çarpıp devrilmesi sonucu ağır yaralandı, kurtarılamadı.
35 yaşındaki Fatih Şafakoğlu üzerine çelik kelepçe düşmesi sonucu olay yerinde yaşamını yitirdi.
24 yaşındaki Nasır Ali inşaatta çalışırken 3 metre yüksekten düşerek hayatını kaybetti.
48 yaşındaki Mustafa Kayakan paletli dozerin vites takılıyken çalıştırılması sonucu altında kalarak can verdi.