Kıbrıs sorununda yıllardır devam eden belirsizliğin sona ermesini isteyen vatandaşlar, New York’ta 16-17 Temmuz’da yapılacak 5+1 görüşmesinden somut adımlar ve kalıcı bir çözüm çıkmasını bekliyor.
“Somut adımlar atılmalı”… 16-17 Temmuz’da New York’ta yapılacak 5+1 görüşmesi öncesinde KIBRIS’a konuşan vatandaşlar, Kıbrıs sorununda artık somut adımlar atılmasını istiyor. Halkın gündeminde ayrıca sınır kapılarındaki yoğunluk, mülkiyet sorunu ve enerji krizi gibi başlıklar var. Yıllardır süren belirsizliğin son bulmasını isteyen yurttaşlar, “Artık bu meseleye bir an önce çözüm bulunmalı. İki toplumlu, iki devletli bir yapı olduğu kabul edilmeli.” vurgusu yaptı.
Cemre CEMALİ
Kıbrıs sorununa çözüm bulma çabaları çerçevesinde, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’in ev sahipliğinde, 16-17 Temmuz tarihlerinde, New York’ta, 5+1 formatında gayriresmi toplantı düzenlenecek.
KIRBIS, görüşme öncesinde vatandaşlara görüşmelerden beklentilerine ilişkin düşüncelerini sorarak kamuoyunun nabzını tuttu.
KIBRIS’a konuşan vatandaşlar, yıllardır çözülemeyen Kıbrıs sorununun artık kalıcı bir çözüme kavuşturulmasını isterken, geçiş kapılarının artırılması, enerji iş birliği, mülkiyet meselesi ve iki toplumun daha fazla temas kurabilmesi yönündeki beklentilerini de dile getirdi.
Kimileri geçmiş tecrübeler ışığında Kıbrıs sorununa bir çözüm bulunacağıyla ilgili umutlu değilken, kimileri, barışa dair hâlâ umut taşıdığını söyledi.
Vatandaş ne dedi?
Nuri Aladağ:
“Görüşmeden haberim var. Umarım iyi olur, belki bir anlaşmaya varılır. Artık liderlerin barışı sağlaması gerekiyor. Yeni sınır kapılarının açılması şart çünkü insanlar çok zorlanıyor, saatlerce bekletiliyorlar. Özellikle orada okuyan çocuklar 2-3 saat kapılarda beklemek zorunda kalıyor. Bu nedenle yeni geçiş noktaları kesinlikle açılmalı. Solar enerji konusunda da bir anlaşma yapılması gerektiğini düşünüyorum, zaten ciddi bir elektrik sıkıntısı var. Bu masadan ne çıkacağı belli olmaz ama biz merakla bekliyoruz. İnşallah güzel kararlar alınır. Biz barış istiyoruz.”
Mahir Hokan:
“New York’ta yapılacak görüşmeden haberdarım. Ancak daha önceki görüşmelerden edindiğimiz tecrübeler nedeniyle bu görüşmeden hiçbir beklentim yok. Her seferinde aynı şey yaşanıyor: Toplanıyorlar ama sonuçsuz kalıyor. Bu nedenle hiçbir umudum yok. Yıllardır çözülemeyen meseleleri yine konuşacaklar. Liderlere sesleniyorum: Bu politik tavırdan vazgeçsinler ve halkın isteklerine kulak versinler. Sırf politik nedenlerden dolayı bir anlaşmaya varılamıyor, karar alınamıyor. Artık halkın istekleri, beklentileri doğrultusunda hareket edilmesi gerekiyor. Yeni sınır kapılarının açılması şart. Bu hem bizim, hem de Rum halkı için bir ihtiyaç. Güneye geçmek istediğimizde yaşadığımız zorlukları sadece biz biliriz. Cumhurbaşkanımız Ersin Tatar’ın bu konuda kararlı ve samimi olduğunu düşünüyorum; ancak karşı tarafın samimiyetine inanmıyorum. Bu yüzden masadan somut bir karar çıkmasını beklemiyorum. Belki geçiş kapıları konusunda Rum tarafında bir yumuşama olabilir, ama diğer konularda hiçbir ilerleme olacağını sanmıyorum. Yıllardır aynı şey konuşuluyor ama sonuç yok. Yine de görüşmeleri merakla takip edeceğiz.”
İsmail Dimilliler:
“New York’ta yapılacak 5+1 görüşmesinden haberim var. Kıbrıs meselesinin bir an önce çözülmesini istiyoruz. Bir anlaşma sağlansın ve bu belirsizlik artık sona ersin, herkes yoluna devam etsin. Bence en önemli konu emlak meselesi. Mal-mülk konusunun artık çözüme kavuşması gerekiyor. Öte yandan sınır kapıları da yetersiz. İnsanlar bu yüzden perişan oluyor. Kapılarda yaşanan bu sorunun da bir an önce çözülmesi lazım.”
Kadir Doğru:
“Elbette beklentilerimiz var ama açıkçası bir sonuç çıkacağına pek ihtimal vermiyoruz. Özellikle sınır kapıları artırılmalı ki insanlar rahat girip çıkabilsin. Kuyruklarda saatlerce bekliyoruz, bazen sadece ufak bir işimiz oluyor ama kapılardaki yoğunluktan dolayı tüm günümüz boşa gidiyor. Birkaç yeni kapı açılsa, hem biz hem de karşı taraftaki halk daha rahat eder. Ancak bu görüşmeden somut adımlar çıkacağına pek inanmıyorum. Çünkü bugüne kadar yapılan tüm müzakerelere olumlu bir atmosferle girildi, ama genelde olumsuz bir şekilde sonuçlandı. 50 yıldır aynı sıkıntılar devam ediyor. Liderlere çağrım şudur: Eğer gerçekten halklarınızı düşünüyorsanız ortak bir yol mutlaka bulunur.”
Salih Mahsuncu:
“Bu görüşmelerden bir şey çıkacağını düşünmüyorum. Ben 20 yaşındaydım, şimdi 60 yaşındayım. Denktaş, Talat, Eroğlu geldi, geçti ama hiçbir şey değişmedi. Rum tarafına sadece bir kez geçtim, bir daha da gitmek istemem. Ancak geçiş yapanların yaşadığı sıkıntıları görüyorum. Madem kapılar açık, o zaman daha fazlası açılmalı. Ya tamamen kapatacaksınız, ya da insanların rahat geçişini sağlayacaksınız. Burada markette dolaşırken bile Rumca konuşanları görüyorum. Birçok Rum gelip gidiyor. Demek ki geçişler ihtiyaç, bu konuda daha fazla adım atılmalı.”
Müjgan Gıral:
“Her şeyin herkes için güzel olmasını isteriz. Dileriz ki bu toplantıdan somut bir şeyler çıksın. Umutluyuz. Yeni sınır kapıları açılsın. Barış olsun istiyoruz çünkü biz çok çektik güneyden gelmiş insanlarız. Artık güzel şeyler olmasını istiyoruz. 20 yaşında geldik, çok acılar yaşadık. İki evladımı da burada toprağa verdim, çok üzgünüm.”
Cemal Mücahit:
“Artık bu meseleye bir an önce çözüm bulunmalı. İki toplumlu, iki devletli bir yapı olduğu kabul edilmeli. Barikatlar açılmalı, geçişlerin kolaylaştırılması lazım. Cumhurbaşkanımız Ersin Tatar, New York’taki toplantıya gittiğinde kararlı bir duruş sergilemeli. Bu sürecin uzamaması için net bir tavır ortaya koymalı. 55 yıldır bu mesele sürüp gidiyor. 1963-65 yıllarında henüz 16 yaşındayken mücahit oldum, şimdi 75 yaşındayım. Yıllardır bu sorun bir türlü çözülemedi. Daha güçlü taleplerle masada olunmalı. İki toplumlu bir çözüm için net mesajlar verilmeli. Dünya devletlerinin de sessiz kalmaması gerekiyor. Rum tarafı uluslararası alanda daha rahat hareket ederken, Kıbrıs Türk halkı yıllardır çeşitli kısıtlamalarla mücadele ediyor. Hâlâ ülkemize doğrudan uçak seferleri yapılamıyor, hep aktarmalı geliniyor. Oysa Rum tarafına doğrudan uçuşlar düzenleniyor. Buraya gelen insanlar büyük zorluklar yaşıyor. Bu memleketi dünyaya ilk tanıtan merhum Dr. Fazıl Küçük’tü. Ardından Denktaş, Talat, Akıncı ve şimdi Tatar… Ancak bu sorun hâlâ çözülemedi.”
Tolga Nur Tunç:
“Görüşmeden haberim yok. Hiçbir değişiklik olacağını düşünmüyorum, olduğu gibi devam edecek. Somut bir karar üretilmeyecek bence. Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar olarak iki tarafı da düşünerek kararlar alınmalı. Yeni sınır kapıları açılmalı, 2-3 yeni sınır kapısına daha ihtiyaç var.”
Turkish 
English 