Bilardoda Avrupa ikincilikleri ve üçüncülüklerinin yanı sıra 2021 yılında Alman rakibini 8-2 skorla yenerek Avrupa Şampiyonu olan milli sporcu Kıbrıslı Türk Mustafa Alnar, başarı öyküsünü KIBRIS’a anlattı.
Yaşamını şekillendirdi… Kuzey Kıbrıs Bilardo Federasyonu milli sporcusu Mustafa Alnar, ailesinden de aldığı destekle üniversitede okuduğu bölüm başta olmak üzere tüm hayatını bilardo sporuna göre şekillendirdiğini belirterek, bu alanda dünyanın en iyisi olmayı hedeflediğini ifade etti.
Cemre CEMALİ
Gazimağusa doğumlu, 23 yaşındaki Mustafa Alnar, 9 yaşındayken kuzeni ile birlikte gittiği antrenman sayesinde “şans eseri” başladığı bilardo sporunda yıllar içinde kendini geliştirerek önce Kuzey Kıbrıs Bilardo Federasyonu milli sporcusu, sonra da Avrupa Şampiyonu oldu.
12 yaşında Bosna Hersek’te katıldığı ilk yurtdışı turnuvasında takım olarak yarışarak Avrupa üçüncülüğünü elde eden başarılı bilardo sporcumuz, o dönem takımsaldaki ilk madalyayı da ülkemize kazandırdı.
15 yaşında ise Avrupa üçüncülüğü elde ederek ilk bireysel başarısını kazanan Alnar, yıllar içinde Avrupa ikincilikleri üçüncülükleri elde etti. Milli sporcumuz, 2021 yılında 30 ülkeden yaklaşık 200 sporcunun katıldığı büyük bir Avrupa turnuvasında önemli bir başarıya imza atarak, U23 (23 yaş altı) kategorisinde Avrupa Şampiyonu olarak adını duyurdu.
Bu şampiyonluğun ardından büyükler kategorisinde yarışmaya başlayan Mustafa Alnar, geçtiğimiz yıl Slovenya’da gerçekleşen Avrupa Bilardo Şampiyonası’nda Avrupa büyükler üçüncülüğünü elde etti.
Alnar, bu başarısıyla hem ülkemizde, hem Türkiye’de, hem de Güney Kıbrıs’ta bugüne kadar kazanılmayan bir derece elde etmiş oldu.
Son 7 yıldır Kıbrıs’ta katıldığı turnuvalarda da üst üste KKTC Büyükler Şampiyonu olan Kuzey Kıbrıs Bilardo Federasyonu milli sporcusu Mustafa Alnar, bilardoya olan ilgisini, bu spordaki başarısını ve bilardonun hayatındaki yerini KIBRIS’a anlattı.
Alnar: Şans eseri başladım
Avrupa Şampiyonu milli sporcumuz Mustafa Alnar, bilardoya olan tutkusunu şans eseri keşfettiğini ifade ederek, “9 yaşındaydım. Bir gün kuzenim bilardo antrenmanı olduğunu unutarak beni yanına çağırmıştı. O gün onunla birlikte antrenmana gittim ve o andan itibaren bilardoyu hiç bırakmadım” dedi.
Alnar, o dönem voleybol, futbol gibi farklı sporlarla da ilgilendiğine dikkat çekerek, “Belirli bir noktadan sonra 14-15 yaşlarına geldiğinde “galiba sporumu buldum” diyerek bilardoya devam etmeye karar verdiğini söyledi.
Bilardoya olan bu ilgisini ailesinin de desteklediğini ve kendisini örnek aldıklarını kaydeden Alnar, “Büyük amcamın torunu başlamıştı bir ara, bıraktı. Birkaç ay önce de ablamın kızı oldu. Henüz 1 yaşında bile değil. Babam, büyüğünce onu bilardoya başlatacağını söyledi” diye konuştu.
Alnar, bilardo oynamaya ilk başladığı zamanlar antrenörü Mehmet Şanlısoy ile çalışmaya başladığını söyleyerek “Aynı yaş grubundan 7-8 gençtik. Her gün beraberdik, böylelikle haftanın 5-6 günü, 6- 7 saate varan antrenmanlar yapıyorduk. Bu bizim için avantaj olmuştu. O dönemler ülkemizde salon turnuvaları vardı. Her yıl KKTC şampiyonaları yapılıyordu. 12-13 yaşlarındayken her hafta sonu Girne’deki turnuvalara gittiğimi hatırlarım. Bazen Lefkoşa’da, bazen de Mağusa’da turnuvalar düzenleniyordu” dedi.
Kuzey Kıbrıs Bilardo Federasyonu’nun Avrupa’da tanınan tek spor federasyonu olduğunu ve bu başarının yakın zamanda hayatını kaybeden federasyon başkanı Aşkın Burcu’nun çabaları sonucunda gerçekleştiğini söyleyen Alnar, Avrupa’daki turnuvalara katılma serüvenini şöyle anlattı:
“Avrupa’da 2013’ten 2019’a kadar gençler kategorisinde her sene yarıştım. İlk yurtdışı turnuvam 2013 yılında Bosna Hersek’te oldu. Ben o zaman 12 yaşındaydım, arkadaşım Osman 14, Berk de 16 yaşındaydı. Üçümüz bir takım olarak U17’de Avrupa takımlar üçüncüsü olduk. İlk Avrupa üçüncülüğümüzü kazanarak takımsaldaki ilk madalyayı da ülkemize getirdik.
2014’te derece yapamadık. 2015’te yine Avrupa takımlar üçüncüsü olduk. Daha sonra hep bireysel olarak yarıştık. 2016 yılında bireysel olarak yarıştığım Arnavutluk’taki turnuvada Avrupa üçüncüsü oldum. 2017’de ve 2018’de Avrupa ikinciliğim oldu. 2019’da 10 top disiplininde ikinci oldum. 9 top disiplininde de Avrupa üçüncüsü oldum.”
2021’de Avrupa Şampiyonu oldu
Alnar, 2017 yılında ilk ikinciliği kazandığında kıtalar arası düzenlenen dünya şampiyonasına gitme hakkını da elde ettiğini ifade ederek, “U17’de dünya üçüncüsü oldum. 2020’de pandemiden dolayı turnuva olmadı. 2021’de U23’e geçtim ve Avrupa şampiyonu oldum. 2024’te de Avrupa büyükler üçüncüsü oldum. Bu başarının anlamı da ne ülkemizin, ne Türkiye’nin, ne de Güney’in büyüklerde kazandığı hiç derecesi yoktu. İlk kazanan ben oldum.” şeklinde konuştu.
Bilardo serüveninde en unutulmaz anının Avrupa şampiyonu olduğu zamanki son atışta yaşadığını söyleyen Alnar, o hissi şu sözlerle tarif etti:
“O döneme gelene kadar gençlerde 3 final kaybetmiştim ve artık bir noktada olmuyor diye düşünmeye başlamıştım. Kazanamayacağımı düşünmeye başlamışken, 2021’de şeytanın bacağını kırıp şampiyon olduğumda büyük bir rahatlama hissi gelmişti. Bu arada daha sonra finallerde yenildiğim rakipleri başka turnuvalarda eşleşerek yendim.”
Alnar, elde ettiği başarılarla verdiği emeklerin boşa çıkmadığını gördüğünü ifade ederek “Ben aslında sadece sevdiğim işi yapıyorum ama başta ailem olmak üzere beni destekleyenlerin mutlu olduğunu hissedebildiğim için daha fazla gurur duyuyorum. Annem de, babam da her zaman ‘sen ne istersen onu yap, biz her zaman arkandayız’ dediler. Yurtdışındaki turnuvalara gidebilmem için her zaman bana maddi manevi destek sağladılar” ifadelerini kullandı.
Yaşamını bilardoya göre şekillendirdi
Ailesinden de aldığı destekle başta üniversitede okuduğu bölüm olmak üzere bütün hayatını bilardo sporuna göre şekillendirdiğini belirten Alnar, bilardonun yaşamında hangi nokta olduğu şu sözlerle anlattı:
“Bütün kariyerimi buna göre planladım ve bu sporu profesyonel olarak yapıyorum. Başka bir işim yok. Yurtdışında yılda yaklaşık 15-20 tane turnuvam var, hatta Türkiye’dekileri de sayarsak daha da fazla. Ben de okul hayatımda sorun olmadan bu turnuvalara katılabilmek için Doğu Akdeniz Üniversitesi’nde Spor Bilimleri okudum. Türkiye’de bilardoyu oynayabilmek için önümüzdeki aylarda da İstanbul’a yerleşme kararı aldım. Turnuvalara katılacağım, belki ileriki yaşlarda bilardo dersleri vereceğim. Yaşamıma orada devam edeceğim”..
Alnar, rakiplerinden geri kalmamak için her gün en az 2 saat antrenman yaptığını, uyku düzenini, beslenmesini de ona göre ayarladığını belirterek “ Kondisyon olarak da iyi durumda olmamız lazım çünkü 10-12 saat bilardo oynadığımız maçlar oluyor. Saat 09:00’da başlıyoruz, 19:00’a 20:00’ye kadar 5-6 maç yaptığımız oluyor. Bu spora bakıldığında mücadele gerektiren bir spor gibi görünmüyor ama tahmin edilenden çok daha zor bir spor.” dedi.
“4 disiplinde oynanır”
Bilardonun genellikle teke tek iki kişiyle oynandığı ancak 4 kişiyle oynanan takımsal maçların da olduğunu kaydeden Alnar, 8 top, 9 top, 14+1 ve 10 top olarak 4 disiplin olarak oynanan bir spor olduğunu açıkladı.
Alnar, herkesin bildiği branşın 8 top olduğunu söyleyerek “9 topta; 1’den 9’a kadar sıralı atılıyor ama diğerinden farklı olan son top olan 9’u atan kazanır. 10 topta da 10’uncu topu ilk atan kazanıyor. 14+1’de ise her top 1 puan, genellikle100’ü bulan kazanıyor.” dedi.
Rakiplere karşı iyi olabilmek için masada aktif kalabilmenin ve rakibinden daha fazla süre geçirebilmenin en önemli nokta olduğunun altını çizen Alnar, “Bazı branşlarda süreli de oynanıyor. 2 saati geçen maçlarda hakem gelip süre tutuyor. Bu maçı hızlandırmak için yapılan bir teknik. O sürede de her oyuncunun 30 saniyede vuruş hakkı oluyor.” diye konuştu.
Alnar, dünyanın en büyük turnuvalarından biri olan ve Almanya’da düzenlenen bir turnuvada
Yunan rakibine karşı oynadığı bir maçın 4 saat sürdüğünü örnek vererek “O gün sabah 10:00’da başlayıp gece 21:00’a kadar maç yaptığım bir gündü. Otele gittiğimde ayaklarım ağrıyordu, çok zordu” dedi.
Bilardo sporcularının yarışma anında sessiz bir ortamda yarışmayı tercih ettiklerini kaydeden Alnar, “Sessiz ortamda daha iyi oyuyoruz. Çünkü ciddi konsantrasyon gerektiren bir spor. Güzel atış sonrası ya da set sonralarında seyircilerin alkışlaması bile olmaz. Onun yerine parmak şıklatma yaparlar. Bu da aslında bir alkıştır.” vurgusu yaptı.
“Pahalı bir spor”
Alnar, bilardonun pahalı bir spor olduğuna dikkat çekerek, masa ve materyallerinin fiyatları hakkında bilgi verdi:
“Masa fiyatları çok değişken. Amerika’da ve bazı turnuvalarda kullanılan dünyanın en iyisi olan diamond masalar genellikle 10 bin dolar civarında..Avrupa şampiyonalarında ve buradaki kullandığımız 3 bin-3 bin 500 euro civarında. Üç farklı bilardo sopası yani ıstakası ile oynuyoruz. Bunlar; oyun ıstakası, açılış ıstakası ve topu başka bir topun üstünden sektirmek için kullandığımız başka bir ıstaka var. Jump ıstakası denilen kısa olan ıstaka yaklaşık 600-700 dolar, açılış ıstakası 850-900 dolar civarında. Oyun ıstakası çok değişken bir malzeme. Ortalama en kötü ıstaka bile 500 dolardan başlıyor. 5 bin dolara kadar çıkıyor.”
Alnar, bu noktada sponsoru olduğunu belirterek “Dünyanın en büyük bilardo markası Predator aynı zamanda benim sponsorum. Ekimde dördüncü yılımızı dolduracağız. Bundan dolayı şanslıyım” dedi.
Ayrıca ülkemizde de Califorian’ın kendisine sponsor olduğunu kaydeden Alnar, üç yıldır her turnuva öncesinde kendisine maddi destek sağladığını açıkladı.
Hedef; ‘En iyisi olmak’
Avrupa Şampiyonu, Milli Sporcumuz Mustafa Alnar, bu alanda dünyanın en iyisi olmayı hedeflediğini söyleyerek, şöyle devam etti:
“Yakın hedeflere bakacak olursak nisan sonu İskoçya’da mayıs başı İngiltere’de turnuvalarım var. Bunlardan başarı elde etmek istiyorum. Şu an zaten profesyonel olarak yapabiliyorum bu işi ama tamamen mesleğim haline getirmek istiyorum. Eğitmenlik çok zor bir iş ama ileriki süreçlerde eğitmenlik yapma hedefim de var. Daha önce bir süre denemiştim ama şu an oynama kısmında kalmak isterim. Belli bir yaştan sonra performansımın düşmesi gibi durumlar olursa bir salon açarak orada eğitmenlik yapmayı düşünebilirim.”
Avrupa Şampiyonası’na gidemedi
Alnar, Dünya Bilardo Federasyonu (WBSA) tarafından düzenlenen turnuvaların yanı sıra, İngiltere merkezli özel bir şirket olan Matchroom’un da dünyada önemli bilardo organizasyonlarına imza attığını ifade ederek
Matchroom ile imzaladığı sözleşme gereği, Matchroom’un düzenlediği turnuvalara katılma zorunluluğu olduğunu anlattı.
Bu kapsamda, Ekim ayında Vietnam’da düzenlenen bir turnuvaya katıldığını söyleyerek “Dünya Bilardo Federasyonu, bu turnuvaya katılan oyuncuları 6 ay süreyle yasakladı. Bu nedenle ne Kıbrıs şampiyonasına ne de Türkiye’deki diğer turnuvalara katılabildim. 6 ay boyunca sadece Matchroom turnuvalarına katılabiliyorum. Nisan gibi cezamın süresi bitecek.”
Alnar, Dünya Bilardo Federasyonu tarafından uygulanan bu ceza nedeniyle pandemi dönemi hariç 2013 yılından 2024 yılına kadar her yıl katıldığı Avrupa Şampiyonasına bu yıl katılamadığını söyleyerek “Son katıldığımda Avrupa üçüncüsü olmuştum. Belki bu sene daha iyisini yaparım diye bir ümidim vardı ama yasak nedeniyle bu fırsatı kaçırdım. Ayrıca 2017 yılından beri son 7 yıldır Kıbrıs şampiyonu oluyordum, bu yasak nedeniyle doğal olarak bu fırsatı da kaçırdım.” dedi.
