Gazetemize konuşan hukukçular bu iddiaların gerçekle örtüşmediğini ifade etti.
KAMUOYUNU YANILTMAYA YÖNELİK ALGI YAPILIYOR
Son günlerde bazı medya organlarında yer alan ve “Savcıların görev yerinin değiştirilmesi” üzerinden yaratılan etkinin, kamuoyunu yanıltmaya dönük bir algı yaratma operasyonu olarak yapıldığı ifade edildi. Gazetemize konuşan hukuk çevreleri, bahse konu savcıların görevden alınma tarihi, servis edilen ses kayıtlarının tarihlerinden yıllar sonra gerçekleşmiş olması, tepkiyle karşılanırken görev yeri değişen savcıların o dönemde bu konu ile ilgili davalarda görevli olmadıkları da ortaya çıktı.
BAŞKA HESAPLAR DEVREDE
Hukukçular ve polise yakın kaynaklar, iddia edilen ses kayıtlarının 8 yıl öncesine ait olduğunun net olarak bilinmesine rağmen, sanki yeniymiş gibi sunulmasının kamu vicdanını değil, medya algısını şekillendirmeyi amaçladığını öne sürdü. Ayrıca hukukçular, bu durum için gazetecilikten çok başka hesapların da devrede olduğunu belirtti.
İLGİLİ SAVCILAR GÖREVDE DEĞİLDİ
Adli makamlar içerisindeki rutin nakil dönemlerinde yapılan değişikliklerin, herhangi bir medya yayınına bağlanmaya çalışılması manipülatif bir yaklaşım olarak ifade edildi. Özellikle görev yerleri değişen savcıların büyük kısmının söz konusu olaylar sırasında görevde bile olmamış olması bu iddiaların temelsiz bırakılmasına neden oldu.
ADALETİN YERİNİ BULMASI MEDYA YOLUYLA DEĞİL YASAL SÜREÇLE OLUR
Yargı mensuplarının itibarsızlaştırılması çabasının, medya eliyle yürütülmesi, hem basın ahlakı hem de hukuk devlet ilkeleri açısından tartışmalı bir duruma dönüştü. Hukukçular adaletin yerini bulmasının, medya yoluyla değil, yasal süreçler içinde belgelerle mümkün olacağını belirtti.
YARGIYA MÜDAHALE GİRİŞİMİ OLUR
“Kamuoyunun bilgi alma hakkı elbette kutsaldır” diyen hukukçular, “Bu hak geçmişi çarpıtılmış bilgilerle değil, güncel, belgeli ve doğru haberle sağlanmalıdır. Aksi takdirde gazetecilik değil, hedef gösterme ve yargıya müdahale girişimi söz konusu olur” dedi.