Ana SayfaKıbrısErhürman: “Mülkiyet krizinin çözümü siyasetin devreye girmesiyle mümkündür”

Erhürman: “Mülkiyet krizinin çözümü siyasetin devreye girmesiyle mümkündür”

İnşaat sektöründe yaşanan gelişmeleri değerlendiren Erhürman, “Üç yıldır bu konuda uyarılar yaptık” diyerek, Güney Kıbrıs’ta açılan davaların yaratacağı krizlere karşı çok önceden önlem alınması gerektiğini belirtti. “Bu işin içeride de dışarıda da başımıza büyük işler açacağını defalarca söyledik” diyen Erhürman, yaşananların öngörülebilir olduğuna dikkat çekti.

“TAZMİNAT DAVALARIYLA KIBRISLI TÜRKLER HEDEF HALİNE GELDİ”

Erhürman, KKTC vatandaşlarının Güney Kıbrıs mahkemelerinde tazminat davalarıyla karşı karşıya kaldığını, bunun da mevcut yasal düzenlemelerin eksikliğinden kaynaklandığını dile getirdi. Kıbrıslı Rumların açtığı davalara karşılık olarak, “karşı davalarla Kıbrıslı Türklerin mağduriyetini görünür kılmamız gerekiyordu” dedi.

Bu tür adımların, mülkiyet sorununun siyasi yollarla çözülmesi gerektiğini dünyaya gösterecek adımlar olduğunu, ancak hükümetin gerekenleri yapmadığını ifade etti.

“SORUMLULUKTAN KAÇANLAR SORUNUN BÜYÜMESİNE NEDEN OLDU”

Mülkiyet krizini buraya kadar taşıyanların sorumluluktan kaçamayacağını belirten Erhürman, 2005’te kurulan Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (TMK) bu alanda atılan en önemli adımlardan biri olduğuna dikkat çekti. Komisyonun uluslararası hukuka uygun bir yapı olduğunu hatırlatan Erhürman, TMK’nın iki bölgeliliğe dayandığını ve uluslararası hukukta kabul gördüğünü söyledi.

“HUKUK, SİYASETİN ARACI HALİNE GETİRİLDİ”

Güney Kıbrıs’taki yönetimin hukuku siyasi bir araç haline getirdiğini kaydeden Erhürman, “Ben kuzeydeki hukuka uygun davranıyorum ama bu beni güneydeki hukuka aykırı duruma düşürüyor” diyerek yaşanan hukuki çelişkiye dikkat çekti.

Bu anomalinin uluslararası alanda anlatılması gerektiğini belirten Erhürman, hükümetin bu sürece kayıtsız kaldığını ve Kıbrıs Türk halkının çözüm iradesini masaya koymadığını ifade etti.

“İNŞAAT ÖNCÜ SEKTÖR OLMAZ, TURİZM GERİDE KALDI”

Kıbrıs’ta inşaat sektörünün öncü sektör haline getirilmesini de eleştiren Erhürman, bu durumun 60-70 sektörü etkilediğini ancak turizm gibi sürdürülebilir sektörlerin arka planda kaldığını söyledi. Turizmin ve yükseköğretimin de mülkiyet krizinden olumsuz etkilenebileceğine dikkat çekti.

“Burada da bir alarm vermek istiyorum. Bu iş sadece mülkiyetle sınırlı kalmayacak” ifadelerini kullanan Erhürman, turizm ve yükseköğretime karşı da benzer adımların gündeme gelebileceği uyarısında bulundu.

“SARAYÖNÜ POLİTİKASIYLA BURAYA KADAR”

“Sarayönü politikasıyla buraya kadar” diyen Erhürman, iki devletli çözüm söylemiyle yürütülen siyasetin uluslararası alanda karşılık bulmadığını ifade etti. Türk Devletleri Teşkilatı’nda (TDT) yaşananların da bunun göstergesi olduğunu kaydetti.

“ÇÖZÜM İRADESİ DÜNYAYA GÖSTERİLMELİ”

Tufan Erhürman, çözümün mümkün olduğunu ve Kıbrıs Türk halkının çözüm iradesinin masaya koyulması gerektiğini yineledi. “Hukuk, bazı gerçekleri dünyaya anlatmak için bir maniveladır. Ama bu manivelayı kullanmak için siyaset üretmeniz gerekir” diyen Erhürman, hükümetin uluslararası platformlarda etkin olmaması nedeniyle büyük bir fırsatın kaçırıldığını belirtti.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Turkish
Exit mobile version