Cemre CEMALİ
Sermaye Piyasası Uzmanı ve Yatırım Danışmanı Özgür Yeleğen, döviz artışının arka planında hem Türkiye’deki siyasi gelişmelerin hem de uluslararası piyasaların etkili olduğunu ifade ederek, Türkiye’de yaşanan bazı siyasi olayların döviz piyasasında etkili olduğuna dikkat çekti.
Yeleğen, “Özellikle yabancı yatırımcılar açısından bakarsak, Borsa İstanbul’dan çok ciddi bir para çıkışı gerçekleşti. Borsada işlem yapan bazı büyük kurumlar yüklü miktarda döviz alarak çıkış yaptı.” diyerek, bu süreçte Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) hızlıca devreye girerek faiz artırımı yaptığını ve rezervleri güçlendirme yoluna gittiğini vurguladı. Rezervler hakkında bilgilendirmede bulunan Yeleğen, martta TCMB’nin döviz piyasasına doğrudan müdahalesi nedeniyle net rezervlerde ciddi azalma yaşandığını hatırlattı.
Yeleğen, “Analitik bilançoya baktığımızda, brüt rezervler 153 milyar doları, net rezervlerse 48.1 milyar doları geçti.” ifadelerini kullandı; ancak dövizdeki kur artışının sanıldığının aksine sadece iç gelişmelere bağlı olmadığına şu ifadelerle dikkat çekti: ABD Başkanı Donald Trump’tan da vergi tarifeleriyle ilgili eş güdümlü ve çok önemli açıklamalar geldi. Bunun dünya ölçeğinde etkisi oldu. Euro/Amerikan doları paritesi 1,02-1,03’ten 1,16 seviyelerine geldi. Buradaki yüzde 10-15’lik yükseliş, euroya daha fazla bir ivmelenme kazandırdığından, euro/TL de çok sert bir hareketle 44’e kadar geldi. Sterlin/dolar paritesine baktığımızda, hareket 1,23’lerden 1,35’lere geldi. Burada sterlinin global ölçekte değer kazancı var. Bu da sterlini bugün 53-54 TL’lere getirdi.
Yeleğen, TL’nin mevcut koşullarda görece güçlü pozisyonda olduğunu, bunun da yüksek faiz politikası ve artan rezervlerle bağlantılı olduğunu söyleyerek, “Politika faizi olarak ifade ettiğimiz yüzde 50 faiz sebebiyle TL aslında şu an güçlüdür. Rezervler de kuvvetleniyor.” dedi.
Türkiye’ye yazın gelecek turistlerin döviz gelirlerini destekleyeceğini vurgulayan Yeleğen, bu nedenle kısa vadede TL’de ciddi bir erime beklemediğini dile getirdi. Yeleğen, TCMB’nin kamu bankaları aracılığıyla piyasaya müdahaleye devam ettiğini hatırlatarak, önemli bir kur atağı beklemediğini; ancak siyasi ve bölgesel gelişmelere karşı temkinli olunması gerektiğini belirtti. Şu anda en mantıklı yatırımın TL faizi olduğunun altını çizen Yeleğen, şöyle konuştu: Yüksek enflasyon ortamında yüzde 50’nin üzerinde mevduat faizi almak, önümüzdeki 3-4 aylık periyod için hakikaten son derece cezbedici. Altın yatırımcısı özelinde baktığımızda da değerli metallerde hakikaten çok ciddi yükseliş oldu. Değerli metallerde bir miktar daha yükseliş olacaktır; ancak bugün için en cazip yatırım aracını, kısa vadede TL faizi olarak görüyorum.
Yeleğen, yatırımcıların kafasının bu dönemde karışık olduğunu ifade ederek, “Kıbrıs’taki yatırımcılarımız genelde gayrimenkul yatırımcısıydı fakat son dönemde yaşanan siyasi olaylar, insanları gayrimenkulden uzaklaştırdı. Hakikaten ciddi bir arayış var. Yatırımcılarımıza TL’de kalmalarını tavsiye ediyoruz.” dedi.
